LUDWİG ANDREAS VON FEUERBACH
1804-1872
Feuerbach'ın Hıristiyanlığın Özü (1841)adlı çalışmasında ifade ettiği din eleştirisi,o güne kadar batılı filozofların ortaya koyduğu eleştirilerin hepsinden daha sert olmuştur.Feuerbach Tanrı'nın sadece insanoğlunun ihtiyaçlarının yansıması olduğunu söylemiştir.Sevgiyi önce Tanrı olarak adlandırdığımız nesneleştirilmiş kaynakta cisimleştirerek ;oradan da yakınımızdakilere çevirerek çarpıtırız Feuerbach'a göre bu süreç yabancılaşmaya neden olur ve insanın özelliğini tehlikeye atar.Genç Karl Marx,Feuerbach'tan oldukça etkilenmişti;bunu daha sonra din için yaptığı" insanların afyonu "benzetmesinden anlamak da mümkündür.Her şeyin teorisini yapmanın peşinde koşan Hegelcilerin metafizik kuramına karşı çıktı;sosyal sorunların grup hareketi ile çözülebileceğini iddia eden sosyalist tutumu da reddetti.Onun odaklandığı konu birey ve özneler arası ilişkinin imkanıydı.Feuerbach ,batı düşüncesinde Hegel ve Marx arasında köprü oluşturması açısından önemli bir yere sahiptir.Feuerbach insanın temelde kendini önemsediğini ve kendi kutsallığının ve aşkınlığının kaynağı olduğunu dile getiriyordu.Tanrıda ya da dinde bulunabilecek bir kurtuluş yoktur.Mevcut olan tek şey rasyonel ve duyumlara sahip insanoğludur."Hakikat,gerçeklik ve duyum özdeştir.Sadece duyumsal olan varlık hakiki ve gerçek bir varlıktır" der.(ona göre ölümden sonra bilinç,bir tür evrensel bilince geri dönüyordu).Ayrıca insanlığımızın benzersiz bir vasfı olduğunu ve onun da ezeli olmadığını söylüyor.Kuramında insanı evrenin merkezi kabul eder.İnsanın evreni ve kendini yaratma becerisi üzerine odaklanır.Hıristiyanlığın Özü,Hegel tarzı basit bir önerme ile başlar;insan -dinin gizemi budur-kendi varlığını nesneleştirir ardından kendini,kendine dair nesneleştirdiği bu imgenin nesnesi haline getirir, böylece imge özneye dönüşür.Feuerbach dönüşümsel yöntem adını verdiği metotla" Hegel'i baş aşağı çevirir"(Marx da idealizmin yerine materyalizmi koyarak Hegel'i baş aşağı çevirecekti).Din insanın afyonudur.diyen Marx ile feuerbach arasında fikir ayrılığı devrim için doğru zamanda olmadıklarını düşünüyordu.Marx ,feuerbach'ı "Feuerbach üzerine tezler(1843)"çalışmasında eleştirerek,feuerbach'ın "dini duyarlılığın"kendisinin toplumsal bir ürün olduğunu ve Feuerbach'ın analiz ettiği soyut bireyin gerçekte belirli bir sosyal biçimi olduğunu göremediğini ileri sürmüştür.
Büyük devrimlerin yılı olan 1848'de Feuerbach,bireylerin kendi bilinçlerini kendilerinin değerlendirdiği bir devrim biçimi fikrini ileri sürerek Marx ile karşı karşıya gelmiştir.Bireyler arası ilişkilerde sevginin gücü ve bireyin duyumsallığı kabul edildiğinde, bunu daha büyük ölçekli değişimler takip edecektir.Bu anlamda Feuerbach 1960 ların alternatif kültürlerine ,özellikle Freudyen cinsellik anlayışı ve Marksist siyaset anlayışı ile insanın özgürleşeceğini ileri süren Herbert Marcuse 'un (1898-1979)kuramına zemin hazırlar.Feuerbach daha sonra sen ben ilişkisine yoğunlaşır modern teolojinin kullandığı kavramlar arasına girer.
Din insanı kendinden koparır;insan karşısına kendisinin antitezi olarak Tnrıyı koyar;Tanrının insanın olduğu şey değildir.;insanda Tanrının olduğu şey değildir.Tanrı sonsuz insan sonlu bir varlıktır;Tanrı mükemmeldir insan mükemmel değildir;Tanrı ebedidir insan geçicidir.;Tanrı kutsal insan günahkardır.İnsanın kendi doğasından kopuş olarak algılar.Pozitif geleneğin dışında kalan modern felsefe eleştirmenlerinin ilki ve en büyüğüdür.Profesyonel ve akademik felsefenin yıkıcı bir eleştirisini yapar dahası Schopenhauer ya da Nietzsche'nin felsefesi gibi sadece retorik ya da vecizelere dayalı değil,sistemli ve kapsamlı felsefi yapı kurmuştur.Feuerbach'ın eleştirisi tarihseldir ve eleştiriye olağandışı zengin bir içerik ve menzil kazandırır.
Feuerbach | İndir